Edinilmiş Mallara Katılma Rejimi

Edinilmiş mallara katılma rejimi hakkında merak ettiklerinizi bu yazımızda bulabilirsiniz. Sorularınızı, yorumlar bölümünden iletebilirsiniz. Hukuki desteğe ihtiyaç duyduğunuzda bizlere ulaşabilirsiniz.

Mal Rejimi Nedir?

Mal rejimi, eşlerin evlilik birliği içerisinde edindikleri malvarlıklarının kullanımı, yönetimi ve tasarrufları konusunda eşlerin sahip oldukları hakların ve borçların düzenlendiği bir aile hukuku kurumudur.

Hukuk sistemimize göre eşler, dört ayrı mal rejimi seçebilirler. Bunlar; edinilmiş mallara katılma rejimi, mal ayrılığı rejimi, paylaşmalı mal ayrılığı rejimi ve mal ortaklığı rejimidir. Kanunda düzenlenen mal rejimleri dışında bir rejim seçilmesi hukuken mümkün değildir. Bu konuda yapılmış anlaşmalar geçersizdir.

Eşlerin, kanunda düzenlenen dört mal rejiminden birine tabi olmaları zorunludur. Bu sebeple hiçbir seçim yapılmaması durumunda eşlerin, yasal mal rejimi olarak bilinen edinilmiş mallara katılma rejimine tabi olurlar.

Edinilmiş Mallara Katılma Rejimi Nedir?

Edinilmiş mallara katılma rejimi, eşlerin hangi oranda kazanç elde ettiklerinin önemli olmadığı, evlilik birliği içerisindeki birikimlerinin kural olarak eşlerin ortak malvarlıkları arasında sayıldığı mal rejimidir. Edinilmiş mallara katılma rejiminde eşlerin malvarlıkları, edinilmiş mallar ve kişisel mallar olarak ikiye ayrılmaktadır. Bu durum Medeni Kanunun 218. maddesinde açıkça düzenlenmiştir.

Yasal Mal Rejimi Nedir?

Yasal mal rejimi, eşlerin herhangi bir mal rejimi seçmemesi durumunda kanunun kendiliğinden eşlerin tabi olması için uygulayacağı mal rejimidir.

01.01.2002 tarihinden önceki evliliklerde yasal mal rejimi, mal ayrılığı rejimi olarak belirlenmiştir. Ancak bu tarihte Medeni Kanunumuzda yapılan değişiklikle, 01.01.2002 tarihinden sonra kurulan evliliklerde yasal mal rejiminin edinilmiş mallara katılma rejimi olmasına karar verilmiştir. Bu kapsamda hali hazırda yasal mal rejiminin, edinilmiş mallara katılma rejimi olduğunu söylemek mümkündür.

2002 Öncesi Mal Rejimi

2002 öncesi mal rejimi mal ayrılığı rejimi olarak kabul edilmiştir. Bu kapsamda 1 Ocak 2002 öncesinde eşler arasında mal ayrılığı rejimi uygulanır. Bu tarihten sonra ise başkaca bir mal rejimi seçilmemişse edinilmiş mallara katılma rejimi uygulanır. 

Mal Ayrılığı Rejimi

Mal ayrılığı rejimi, eşler arasında uygulanabilecek mal rejimlerinden biridir. Mal ayrılığı rejiminde, mal varlığı kimin adına kayıtlı ise onun kişisel malı olması kuraldır. Bu kapsamda mal ayrılığına tabi olan eşler arasındaki mal rejimi sona erdiğinde, mallar kimin adına kayıtlı ise o eşe ait olacağı kabul edilir.  

Mal ayrılığı rejimi, 1 Ocak 2002 tarihinden önce kurulan evliliklerde yasal mal rejimi olarak kabul edilmiştir. Günümüzde ise eşler, evlilik sözleşmesi yaparak, aralarında mal ayrılığı rejiminin uygulanmasını kararlaştırabilirler.

Paylaşmalı Mal Ayrılığı Rejimi

Paylaşmalı mal ayrılığı rejimine göre eşlerin evlilik birliği içerisinde edindikleri mal varlıkları eşlerin paylı mülkiyetindedir. Bu mal rejiminde tüm malvarlıklarında eşler yarı yarıya hak sahibidir. Paylaşmalı mal ayrılığı rejiminin uygulanabilmesi için eşler tarafından bu mal rejiminin bir evlilik sözleşmesi ile seçilmiş olması gerekmektedir.

Edinilmiş Mallar Nelerdir?

Edinilmiş mallar, bir eşin evlilik birliği içinde karşılığı vererek elde ettiği malvarlığı değerleridir. Eşler, edinilmiş malın karşılığını herhangi bir iş yerinde çalışarak veya bir yatırım yaparak elde etmiş olabilir. Bu şekilde elde edilecek malvarlıklarının tamamı edinilmiş mal olarak değerlendirilecektir.

Edinilmiş mallara katılma rejiminde edinilmiş malların neler olduğu Medeni Kanunun 219. maddesinde düzenlenmiştir. Kanundaki düzenlemeye göre;

  • Çalışmasının karşılığı olan edinimler, edinilmiş maldır.
  • Sosyal güvenlik veya sosyal yardım kurum ve kuruluşlarının veya personele yardım amacı ile kurulan sandık ve benzerlerinin yaptığı ödemeler edinilmiş maldır.
  • Çalışma gücünün kaybı nedeniyle ödenen tazminatlar edinilmiş maldır.
  • Kişisel mallarının gelirleri edinilmiş maldır.
  • Edinilmiş malların yerine geçen değerler edinilmiş maldır.

Kişisel Mallar Nelerdir?

Edinilmiş mallara katılma rejiminde, kişisel malların neler olduğu da Medeni Kanunun 220. maddesinde düzenlenmiştir. Kanundaki düzenlemeye göre;

  • Eşlerden birinin yalnız kişisel kullanımına yarayan eşya kişisel maldır. Bu kapsamda eşlerin, yalnızca kişisel kullanımına yarayan cep telefonu, altın bilezik, ziynet eşyası gibi malları, bu malın sahibinin kişisel malıdır. Bu malvarlıkları tasfiyeye dahil olmaz. 
  • Mal rejiminin başlangıcında eşlerden birine ait bulunan veya bir eşin sonradan miras yoluyla ya da herhangi bir şekilde karşılıksız kazanma yoluyla elde ettiği malvarlığı değerleri kişisel maldır. Örneğin eşlerden birinin, annesinden kalan ev, o eşin kişisel malıdır. Diğer eş bu evden mal rejiminin tasfiyesi kapsamında hiçbir talepte bulunamaz. Benzer şekilde eşlerden birinin evlilik birliğinin kurulmasından önce banka hesabındaki birikim de onun kişisel maldır. Kişisel malların, mal rejiminin tasfiyesinde dikkate alınması mümkün değildir.
  • Manevî tazminat alacakları kişisel maldır. Eşlerden biri, evlilik birliği içerisinde başka bir kişi tarafından hakarete veya başka bir şekilde bir saldırıya maruz kaldığında kendisine saldıran taraftan manevi tazminat talep edebilir. Bu durumlarda mahkeme kararı ile hükmedilecek manevi tazminat alacakları kişisel mal olarak değerlendirilecektir.
  • Kişisel mallar yerine geçen değerler de kişisel maldır. Bu kapsamda eşlerden birinin evlenmeden önce sahibi olduğu nakdi birikim ile evlilik birliği içinde bir ev alması durumunda kişisel mal sadece şekil değiştirmiş olacaktır. Bu şekilde elde edilen ev de kişisel mal olacaktır.

Kanuna göre düzenlenen kişisel mallar, eşlerin kendi aralarında yapacakları anlaşma ile değiştirilebilir. Bu durum Medeni Kanunun 221. maddesinde “sözleşmeye göre kişisel mallar” şeklinde açıklanmıştır. Bu düzenlemeye göre eşler, evlilik sözleşmesi ile bir mesleğin icrası veya işletmenin faaliyeti sebebiyle doğan edinilmiş mallara dahil olması gereken malvarlığı değerlerinin kişisel mal sayılacağını kabul edebilirler. Yine aynı şekilde eşler, evlilik sözleşmesiyle kişisel malların gelirlerinin edinilmiş mallara dahil olmayacağını da kararlaştırabilirler.

Boşanmada Kişisel Banka Hesapları

Boşanma davası açıldığı tarihte eşler arasındaki edinilmiş mallara katılma rejimi mal ayrılığı rejimine dönüşür. Bu kapsamda boşanma davası açıldığı tarihte eşlerin banka hesaplarında bulunan birikimleri de kural olarak paylaşıma tabi olur. Söz konusu banka hesabının eşlerin kişisel banka hesabı olması ile ortak banka hesabı olması arasında hiçbir farklılık bulunmamaktadır. Dolayısıyla boşanmada kişisel banka hesaplarındaki birikimler de tasfiyeye tabi olacaktır.

Kişisel banka hesabındaki birikimin, evlilik birliğinin kurulmasından önceki birikim olması veya kişisel mal niteliğinde olan bir malın satılması sonrasında banka hesabına girmiş olması da muhtemeldir. Bu durumlarda ise kişisel banka hesabındaki birikim kişisel mal olarak değerlendirilecektir.

Sonuç olarak, boşanmada banka hesabının kişisel olmasından ziyade, bankadaki birikimin nasıl ve ne şekilde yapıldığı önemlidir. Banka hesabındaki birikim, evlilik birliği içerisindeki kazanımlarla büyümüşse bu birikim edinilmiş mal olacaktır. Ancak banka hesabındaki birikim kişisel mallarla büyütülmüşse kişisel mal olacaktır. Boşanmada banka hesabındaki birikimin kişisel mal olduğunu iddia eden tarafın bu hususu ispat etmesi gerekir.

Eşe Yapılan Bağış Kişisel Mal

Edinilmiş mallara katılma rejiminde karşılıksız kazanma yoluyla elde edilen mallar kişisel maldır. Bu kapsamda eşlerden birinin, diğerine yapmış olduğu bağış niteliğindeki bütün kazandırmalar kişisel mal olarak kabul edilmektedir. Örneğin eşlerden biri, diğer eşin doğum yapması nedeniyle ona bir araba almışsa alınan bu araç kişisel mal niteliğinde olacaktır. Dolayısıyla edinilmiş mallara katılma rejiminde, bir malvarlığı veya onun yerine geçen değerin üçüncü kişilerden veya eşlerden biri tarafından, bağış sonucu elde edildiği ispatlanırsa bu kişisel mal olarak değerlendirilir.

Kişisel Mal İspatı

Edinilmiş mallara katılma rejiminde eşlerin bütün malları aksi ispat edilinceye kadar edinilmiş mal olarak kabul edilir. Eşlerden biri, bir malın kendisine ait kişisel mal niteliğinde olduğunu iddia ediyorsa bu hususu ispat etmesi gerekir. Örneğin eşlerden birinin evlilik birliğinin kurulmasından önce sahibi olduğu banka birikimi ile evlilik birliği içerisinde bir araba alması mümkündür. Bu durumda araba, dışarıdan bakıldığında edinilmiş mal olarak görünecektir. Ancak arabayı satın alan eş, bu arabanın evlilik birliği öncesindeki banka hesabı ile alındığını ispat ederek paylaşım dışında tutulmasını sağlayabilir.

Bir malın kişisel mal olduğu, her türlü delille ispat edilebilir. Özellikle banka hesap hareketleri, tapu kayıtları, noter evrakları, alım satım evrakları, tanık anlatımları gibi deliller kullanılabilir. Ayrıca mal paylaşımı davalarında yemin deliline dayanmak da mümkündür.

Medeni Kanunun 222. maddesinde kişisel mal ispatı konusunda oldukça önemli bir düzenleme de yapılmıştır. Kanundaki bu düzenlemeye göre eşlerden hangisine ait olduğu ispat edilemeyen mallar onların paylı mülkiyetinde sayılmaktadır. Dolayısıyla bir malın hangi eşe ait olduğu tespit edilemiyorsa bu malvarlığında eşlerin yarı yarıya hak sahibi olacaktır. Bu durum özellikle ev eşyalarında karşımıza çıkmaktadır.

Avukat Yaşar Öksüz’ün Milliyet’te yayınlanan yazılarını buradan okuyabilirsiniz.

Miras Yoluyla Edinilen Malların Boşanmada Paylaşımı

Miras yoluyla edinilen mallar boşanmada paylaşılmaz. Çünkü miras yoluyla edinilen mallar kendisine miras kalan eşin kişisel malıdır. Kişisel mallar malvarlığı tasfiyesine dahil değildir. Ancak bunun için o malın miras yoluyla edinildiği ispatlanmalıdır. Aksi halde kanun gereği bu mallar da edinilmiş mal sayılıp tasfiyeye dahil edilecektir. Edinilmiş mallara katılma rejimine göre tasfiye yapılırken o malın veya malın karşılığı olan değerin miras yoluyla edinildiği ispatlandığında artık mal rejimin tasfiyesine dahil olmaz.

Kişisel malların gelirleri ise edinilmiş mal olarak düzenlemiştir. Bu sebeple eğer miras yoluyla edinilmiş maldan bir gelir elde edildiyse bu gelir edinilmiş mal olacak ve mal rejimi tasfiyesine dahil edilecektir.

Diğer yandan kişisel mallar yerine geçen değerler de kişisel maldır. Söz gelimi miras yoluyla edinilen bir yazlık satılıp; bu yazlıktan elde edilen para ile bir araç alınmışsa alınan araç da kişisel maldır. Bu durumda kişisel mal sadece şekil değiştirmiş olacaktır. Bu durumun kişisel mal olduğunu iddia eden eş tarafından ispat etmesi gerekir.

Boşanma Davasında Kişisel Eşyaların İadesi

Boşanma halinde her eş diğer eşte kalan kişisel eşyalarının kendisine iadesini talep etme hakkına sahiptir. Bu talep, boşanma davasının eki niteliğinde olmayıp bağımsız bir dava açılmasını gerektirmektedir. Bu davada kişisel eşyaların aynen iadesi davası olarak bilinmektedir. Kişisel eşyaların iadesi davasında yetkili mahkeme, genel yetkili mahkeme olan davalının yerleşim yeri mahkemesidir.

Boşanma Sürecinde Kişisel Eşyalar

Boşanma sürecinde eşler kişisel eşyalarını her zaman karşı taraftan isteyebilir. Boşanma sürecinde istenecek kişisel eşyalara eşlerin yalnızca kendi kullanımına yarayan kıyafet bilgisayar gibi elektronik aletler örnek olarak verilebilir. Bu konuda en çok açılan dava, ziynet eşyalarının iadesi davasıdır. Kadının kişisel malı olan bu eşyaların aynen veya bedelinin tahsilinin istenilmesi mümkündür.

Evlenmeden Önce Edinilen Mallar

Evlenmeden önce edinilen mallar, o malı edinen eşin kişisel malı kabul edilir. Bu durumlarda söz konusu mal, mal rejiminin tasfiyesinde dikkate alınmaz. Evlenmeden önce edinilen malların kişisel mal olması sebebiyle onun satışı gibi durumlarda elde edilen ve onun yerine geçen değer de kişisel mal olacaktır.

Edinilmiş mallara katılma rejiminde, kişisel malların geliri edinilmiş mal niteliğindedir. Bu sebeple kişisel maldan bir gelir elde edildiyse bu gelir edinilmiş mal niteliği alacaktır. Ancak eşlerin yapacakları evlilik sözleşmesi ile bunun aksini kararlaştırmaları mümkündür.

Mal Rejiminin Tasfiyesi Nasıl Yapılır?

Mal rejiminin tasfiyesi için önce kişisel ve edinilmiş mallar tespit edilir. Kişisel mal olduğu ispatlanmayan değerler edinilmiş mal kabul edilir. Daha sonra boşanmada mal kaçırma durumları varsa eklenecek değerler tespit edilir. Bunlar da tasfiyeye eklendikten sonra kişisel mallara ilişkin borçlar edinilmiş mallardan, edinilmiş mallara ilişkin borçlar kişisel mallardan ödendiyse talep edilmesi durumunda denkleştirme yapılır. Sonrasında her bir malın değerinden yine o mala ilişkin borçlar çıkarıldığında artık değer elde edilmiş olur. Kalan bu miktar eşler arasında eşit şekilde paylaştırılarak katılma alacağı bulunur ve bu şekilde tasfiye tamamlanır.

Eklenecek Değer Nedir?

Eklenecek değer, boşanma mal kaçırma halinde alacak hakkı olan eşin korunmasını sağlayan bir düzenlemedir. Eklenecek değer konusundaki düzenlemeler Medeni Kanun’un 229. maddesinde düzenlenmiştir. 

Kanundaki düzenlemeye göre eşlerden biri, mal rejiminin sona ermesinden bir yıl önce diğer eşin rızası olmadan karşılıksız kazandırmalar yapmışsa bu karşılıksız kazandırmalar hiç yapılmamış gibi tasfiyeye dahil edilir. Bu sayede alacaklı olan eşin, boşanmadan bir yıl önce satılan mallar üzerindeki hakları korunur.

Kanunda sayılan bir diğer eklenecek değer, mal rejiminin devamı süresince diğer eşin katılma alacağını azaltmak kastıyla yaptığı devirlerdir. Bu devirler de aynı şekilde hiç yapılmamış gibi malvarlığı rejimi tasfiyesine dahildir. Diğer eşin katılma alacağını azaltmak kastıyla yapılan devirlere tasfiyeden mal kaçırmak amacına yönelik her türlü devir dahildir. Tasfiyeye dahil edilen bu değerler eklenecek değerlerdir.

Katılma Alacağı Nedir?

Katılma alacağı edinilmiş mallara katılma rejiminde bir eşin edinilmiş malı üzerinde diğer eşin sahip olduğu alacak hakkıdır. Edinilmiş mallara katılma rejiminde, mal rejiminin tasfiyesi yapılırken kişisel ve edinilmiş malların tespiti, eklenecek değerlerin tespiti ve eklenmesi, denkleştirme ve her bir mala ilişkin borcun o malın değerinden çıkarılmasından sonra kalan miktara artık değer denir. Artık değerin yarısı ise katılma alacağıdır.

Edinilmiş mallara katılma rejiminde malvarlıklarının eşler tarafından birlikte edinildiği varsayılmaktadır. Bu sebeple katılma alacağı talep eden eşin, bir malı edinmesinde para katkısı yaptığını veya maaşının diğer eşten daha fazla olduğunu ispat etmek gibi bir yükümlülüğü bulunmamaktadır. Katılma alacağı, kanundan kaynaklanan bir alacak türüdür.

Katılma alacağına dair davaların hem belirsiz alacak davası hem de kısmi dava şeklinde açılması mümkündür.

Değer Artış Payı Alacağı Nedir?

Değer artış payı alacağı da edinilmiş mallara katılma rejiminde eşlerin birbirinin edinilmiş malları üzerinde sahip olduğu alacak hakkıdır.

Değer artış payı alacağı talep edebilmesi için, bir malın edinilmesine, korunmasına veya iyileştirilmesine katkı sağlandığını somut olarak ispat edilmesi gerekir. Bu yönüyle değer artış payı alacağı ile katılma alacağı birbirinden ayrılmaktadır. 

Denkleştirme Hesabı Nedir?

Denkleştirme, bir eşin kişisel mallara ilişkin borçları edinilmiş mallardan, edinilmiş mallara ilişkin borçları kişisel mallardan karşılandıysa tasfiye sırasında talep edilebilen bir hesaptır. Edinilmiş mallara katılma rejiminin tasfiyesinde; edinilmiş mallar tespit edilir, eklenecek değerler dahil edilir ve sonrasında denkleştirme hesabı yapılır.

Evlendikten Sonra Edinilen Malların Paylaşımı

Evlendikten sonra edinilen malların paylaşımı, mal rejiminin sona ermesi durumunda gündeme gelir. Mal rejimini sona erdiren haller ise eşlerden birinin ölümü, eşlerin tabi olduklarından başka bir mal rejimini kabul etmeleri, mahkemenin evliliğin iptaline karar vermesi, boşanma, eşlerden birinin talebiyle mal ayrılığına geçilmesidir. Bu sebeplerden biriyle mal rejimi sona erdiğinde evlendikten sonra edinilen mallar paylaşılacaktır.

Evlendikten sonra edinilen malların paylaşımı, eşlerin tabi oldukları mal rejimine göre yapılır. Eşler, yasal mal rejimi olarak bilinen edinilmiş mallara katılma rejimine tabi ise önce kişisel mallar ile edinilmiş mallar ayrılır. Sonrasında edinilmiş mallarda denkleştirme hesabı yapılarak katılma alacağı bulunur.

Boşanma Davasında Paylaşım

Edinilmiş mallara katılma rejiminde, eşler arasında boşanma davası açıldığı tarih itibariyle mal rejimi sözleşmesi sona erer. Bu tarih itibariyle eşler, mal ayrılığına geçmiş olur. Ancak bu durumun tam olarak gerçekleşebilmesi için boşanma davası sonrasında boşanmaya hükmedilmiş olması gerekir. Boşanma davasında paylaşım yapılabilmesi için boşanmada mal paylaşımı davası açılması gerekir.

Boşanma Davasından Sonra Edinilen Mallar

Boşanma davası açılması eşler arasındaki evlilik birliğini tek başına sona erdirmez. Ancak boşanma davasının açıldığı tarihte eşler arasındaki mal rejimi sona erer. Ancak bu tarihten itibaren mal paylaşımı yapılabilmesi için boşanma kararının kesinleşmesi gerekir. 

Dolayısıyla boşanma davasından sonra edinilen mallar, kural olarak eşlerin kişisel malıdır. Ancak boşanma davasından sonra edinilen malların, edinilmiş mal olmadığının da müşterek hayat tecrübelerine uygun düşmesi gerekir. Örneğin boşanma davasının açılmasından 2 ay sonra edinilen bir taşınmazın 2 aylık çalışma ile alınması hayatın olağan akışına uygun düşmeyecektir. Boşanma davasından sonra edinilen mallar arasında olan böyle bir malvarlığında diğer eş talepte bulunabilir. 

Boşanma Sürecinde Edinilen Mallar

Boşanma sürecinde edinilen mallar, kural olarak kişisel mal niteliğinde olacaktır. Zira boşanma davası açılması durumunda eşler arasındaki evlilik birliği, boşanma kararının kesinleşmesi şartıyla sona erer. Ancak boşanma sürecinde edinilen malların, evlilik birliği içerisinde mal kaçırma ile alındığı ispat edilirse bu mallar boşanmada mal paylaşımına dahil edilir.

Ayrılık Davasında Paylaşım

Kanunda sayılan boşanma nedenlerden birinin gerçekleştiği ancak eşlerin tekrar bir araya gelme ihtimalinin bulunduğu hallerde ayrılık davası açılacaktır. Ayrılık kararı verildiğinde eşler arasındaki evlilik birliği sadece tatil edilmiş olur; bu dönemde evlilik birliğini sona ermez. Dolayısıyla ayrılık davasında paylaşım talep edilmesi mümkün değildir.

Evlendikten Sonra Edinilen Malların Ölüm Halinde Paylaşımı

Eşlerden birinin ölümü de mal rejimini sona erdiren bir nedendir. Bu durumda da edinilmiş mallara katılma rejimine tabi olan eşler arasında mal rejiminin tasfiyesi yoluna gidilebilir. Evlendikten sonra edinilen malların ölüm halinde paylaşımı, eşlerin tabi oldukları mal rejimine göre yapılır. Eşler, edinilmiş mallara katılma rejimine tabi ise paylaşım yukarıda detaylı olarak açıkladığımız şekilde yapılacaktır.

Evlendikten Sonra Edinilen Malların Satışı

Eşlerin tabi oldukları mal rejimi onların tasarruf yetkisini kural olarak sınırlamaz. Bu sebeple eşler, evlendikten sonra edinilen malların satışını yapabilme hakkına sahiptir. Bu kapsamda eşler, evlendikten sonra edindikleri malları diledikleri gibi kullanabilir, satabilir, kiraya verebilir veya devredebilir.

Ancak eşlerin tasarruf yetkisi sınırsız değildir. Bu sebeple evlendikten sonra edinilen malların satışı ile ilgili konularda kanunun çizdiği sınırlara göre hareket edilmesi gerekir. Örneğin eşlerden birinin diğer eşin rızasını almadan aile konutunu satması mümkün değildir. Üstelik aile konutu şerhi olmasa dahi bu şekilde satış yapamaz. Yine benzer şekilde eşlerin paylı mülkiyetinde olan bir taşınmaz, diğer eşin rızası olmadan satılamaz. Kanunda düzenlenen bu istisnai durumlar dışında eşler, malvarlıklarını diledikleri şekilde kullanabilirler. 

Tedbir Kararı İle Satışın Engellenmesi

Edinilmiş mallara katılma rejiminin tasfiyesi için açılacak mal paylaşımı davasında mahkemeden, evlilikte ortak mallara tedbir talep edilmesi mümkündür. Bu tedbire teknik olarak ihtiyati tedbir denilmektedir. Evlilikte ortak mallara tedbir kararı alınması durumunda eşlerin boşanmada mal kaçırma amacıyla yapacağı işlemler engellenmiş olacaktır.

Aile Konutu Şerhi İle Satışın Engellenmesi

Aile konutu şerhi eşlerden birinin aile konutu üzerinde yapacağı tasarruflar için diğer eşin rızasının alınmasını zorunlu kılan bir işlemdir. Aile konutu şerhi konulmuş taşınmaz, eşin rızası olmadan satışını engelleyecektir. Dolayısıyla aile konutu şerhi ile tasfiyede bir eşin bir malı paylaşıma dahil etmemek amacıyla kötüniyetle yapacağı bu satış engellenebilir. Aile konutu şerhi, sadece edinilmiş mallara katılma rejiminde değil; tüm mal rejimleri için uygulanabilir.

Mahkeme Kararı İle Satışın Engellenmesi

Medeni Kanun 199. maddesinde göre hakim, belli şartlarda eşlerden biri lehine diğer eşin tasarruf yetkisini sınırlandırılması kararı verebilir. Bu şartlar ailenin ekonomik varlığının korunması veya evlilik birliğinden doğan mali bir yükümlülüğün yerine getirilmesinin gerektirmesidir. Mahkeme tarafından tasarruf yetkisi kaldırılan eş, diğer eşin rızası bulunmadan satış, bağışlama, devir gibi tasarrufları yapamayacaktır. Böylece mahkeme kararı ile evlendikten sonra edinilen bir malı eşinden mal kaçırmak amacıyla kötü niyetle satmak isteyen kişinin bu satışı engellenebilecektir.

Mal Rejimi Ne Zaman Sona Erer?

Mal rejimlerinin sona erdiği haller kanunda sayılmıştır. Bunlar ölüm, eşlerin başka bir mal rejimini kabul etmesi, mahkeme tarafından boşanmaya veya evliliğin iptaline karar verilmesi, mal ayrılığına geçilmesidir.

Ölüm Halinde Edinilmiş Mallara Katılma Rejimi

Eşlerden birinin ölümü, edinilmiş mallara katılma rejiminin sona erme sebeplerinden biridir. Bu durumda sağ kalan eş, ölen eşin mirasçısı sıfatını alacaktır. Bu durumda sağ kalan eşin, hem miras üzerinde mirasçı hakları hem de tasfiye edilecek malvarlığı üzerinde eş sıfatıyla hakları bulunmaktadır.

Boşanma Durumunda Yasal Mal Rejimi

Boşanma, mal rejiminin sona ermesi sebeplerinden biridir. Boşanma durumunda eşler evlenmeden önce veya evlilik sonrasında bir mal rejimi sözleşmesi yapmadıysa yasal mal rejimine tabi olacaklardır.

Yasal mal rejimi, edinilmiş mallara katılma rejimidir. Boşanma durumunda bu rejime göre malvarlığı tasfiye edilecektir. Bu kapsamda önce edinilmiş ve kişisel mallar tespit edilecek, eklenecek değerlerin tespiti yapılacak ve bu yönde bir talep varsa denkleştirme yapıldıktan sonra her bir mal için ayrı ayrı malın değerinden ona ilişkin borçlar çıkarılır. Elde edilen son değer artık değerdir. Artık değerin yarısı ise katılma alacağıdır. Bu alacağın tespiti ve ödenmesine karar verilmesi ile mal rejimi tasfiyesi tamamlanır.

Edinilmiş Mallara Katılma Rejimi Dava Dilekçesi

Edinilmiş mallara katılma rejimine tabi tarafların mal rejiminin tasfiyesi için bir dava açmaları gerekmektedir. Bu davanın hangi mahkemeye hitaben yazılacağının belirlenmesi açısından görevli ve yetkili mahkemenin belirlenmesi önem arz etmektedir.

Görevli mahkeme aile mahkemeleri, aile mahkemesi kurulmayan yerlerde ise aile mahkemesi sıfatıyla davaya bakacak asliye hukuk mahkemeleridir. Çünkü mal paylaşımı davaları aile hukukundan kaynaklanan uyuşmazlıklardır.

Yetkili mahkeme ise mal rejiminin hangi sebeple sona erdiğine göre değişiklik gösterecektir. Mal rejimi ölümle sona erdiyse ölenin son yerleşim yeri mahkemesi, hakimin boşanma, evliliğin iptali veya mal ayrılığına geçiş kararları vermesi durumunda bu davalarda yetkili olan mahkeme, diğer durumlarda ise davalı eşin yerleşim yeri mahkemesi yetkilidir.

Görevli ve yetkili mahkemeye hitaben yazılan dilekçede davacı ve davalı kimlik bilgileri, konu, dava değeri, açıklamalar bölümü, hukuki deliller ve son olarak talep sonucu yer almalıdır.

Davacı dava dilekçesinin açıklamalar bölümünde eşlerin hangi mal rejimine tabi olduklarını belirtmelidir. Değer artış payı alacağı talep ediliyorsa diğer eşin edinilmiş mal sayılan malı edinmesinde bulunulan katkı, diğer talepler ve bunların ispatı dilekçede yer almalıdır. Bir tedbir talebi de bulunuyorsa yine dilekçenin açıklamalar bölümünde bunun sebebi açıklanmalıdır. Ayrıca talep sonucu kısmında da bu talepler yazılmalıdır. Son olarak dilekçenin imzalanması ile dilekçe hazırlanmış olacaktır.

Yorum Bırak

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu Sayfayı Kopyalayamazsınız

Bilgi ve Randevu